SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

EYMAN VE’N-NUZUR BAHSİ

<< 3314 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنِي عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ الزُّهْرِيِّ عَنْ ابْنِ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ قَالَ لِلنَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَوْ أَبُو لُبَابَةَ أَوْ مَنْ شَاءَ اللَّهُ إِنَّ مِنْ تَوْبَتِي أَنْ أَهْجُرَ دَارَ قَوْمِي الَّتِي أَصَبْتُ فِيهَا الذَّنْبَ وَأَنْ أَنْخَلِعَ مِنْ مَالِي كُلِّهِ صَدَقَةً قَالَ يُجْزِئُ عَنْكَ الثُّلُثُ

 

Kâ'b b. Mâlik'den rivayet edildiğine göre;

 

O veya Ebû Lübâbe ya da Allah'ın dilediği birisi, Hz. Peygamber (s.a.v.)'e:

 

İçerisinde günaha girdiğim, kavmimin bu yurdunu terketmek ve malımın tümünden sadaka olarak soyulmak benim tevbemdendir, dedi. Hz. Nebi (s.a.v.):

 

“Üçte birini vermen yeter" buyurdu.

 

 

İzah:

Muvatta, nüzûr. Bu rivayetin isnadı, İbn Şihâb ez-Zührî'den sonra, diğer rivayetler­le farklılık arzetmektedir.

 

Bu rivayette Hz. Nebi (s.a.v.)'e gelip, malının tümünü tev-besinin kemali için sadaka olarak dağıtmayı istediğini söyle­yen zâtın kim olduğunda şüpheye düşülmüştür. Anılan şahsın Kâ'b b. Mâ­lik olabileceği gibi Ebû Lübâbe veya bir başkasının da olabileceğine de işa­ret edilmektedir.

 

Ebû Lübâbe de, Kâ'b b. Mâlik gibi, Tebük seferine iştirak etmeyip tev­be eden ve tevbesi kabul edilenlerdendir. İbn Abdilberr'in el-İstîâb fî Ma'rifeti'I-Ashâb adındaki eserinde naklettiğine göre; Ebû Lübâbe, Tebük seferine gitmemiş, sonra kendisini bir direğe bağlayıp, Allah tevbesini kabul edinceye kadar çözmemeye, hiçbir şey yiyip içmemeye yemin etmişti. Bir hafta bir şey yiyip içmeden kalıp bayılmış, sonunda kendisine tevbesinin kabul edil­diği haber verilmiş fakat o, "Bu sefer de Rasûlullah gelip çözünceye kadar kendisini çözmemeye yemin etmiş", nihayet Hz. Nebi gelerek onu eli ile çözmüştür. Bunun üzerine Ebû Lübâbe: "Ya Rasûlallah! İçerisinde gü­naha girdiğim kavmimin evini terketmek ve bütün malımdan, Allah ve Ra-sûlü için soyulmak da benim tevbemdendir" demiş, cevap olarak Hz. Nebi (s.a.v.): "Üçte biri yeter, ya Ebâ Lübâbe" karşılığını vermiştir.

 

Görüldüğü gibi, İbn Abdilberr, bahsetmekte olduğumuz hadisteki sa-ıâbînin Ebû Lübâbe olduğunu belirtmektedir. İmam Mâlik'in Muvatta'ın-ia da Ebû Lübâbe'nin adı geçmektedir.

 

Muvatta'ın rivayeti şu şekildedir:

 

İbn Şihâb'a haber verildi ki Ebû Lübâbe b. Abdilmünzir, tevbesi kabul edildiğinde:

 

Ya Rasûlallah, içerisinde günaha girdiğim kavmimin yurdunu terke-lip sana komşu olayım mı? Allah ve Rasûlü için sadaka olarak malımdan ;oyulayım mı? dedi.Hz. Nebi (s.a.v.):

 

"Bunun yerine, üçte biri yeter" buyurdu.

 

İmam Mâlik, yukarıdaki hadisi naklettiği babın sonunda Ebû Lübâbe'-ıin hadisine istinad ederek; malının tümünü Allah yolunda harcamayı ada-'inın, malının üçte birini dağıtmasının yeterli olduğunu söyler.